Başta Soğuk Ama Girince Alışıyorsun: Varşova Gezi Rehberi

Dürüst olmam gerekirse yıllardır ev sevdiğim kıtalar listesinde başı çeken Avrupa’da fink fink geziniyorum ve Polonya’ya gitmek önceden hiç aklıma gelmemişti. İleride bir gün İkinci Dünya Savaşı’nın izinde gezeriz, Auschwitz vb yerleri görürüz diyordum. Belki de konu çok tatlış gelmediği için asla önceliklendirmedim Polonya’yı. Sonra günlerden bir gün iş için gitmem gerekti.

Pek fazla hazırlanmadan yola döküldüm. Pazartesi sabahın ilk ışıklarından Cuma akşamına kadar gündüzleri çalışıp akşamları gezdim. Beş gün normalde bir şehirde kalmak için benim için uzun bir süre. Pek çok yeri ikinci, üçüncüye gezinir hale gelirim. Ancak gündüzleri çalışıp akşam sanki orda yaşıyormuş gibi gezinmek ilginç bir deneyim oldu. Tam yolları öğrenip haritaya bakmadan gezecek kıvama gelince de süre bitti. 🙂 O zaman bolca mekan (yeme – içme) ve yürüyüş odaklı Varşova Gezi Rehberi yazım başlasın!

Varşova’ya Ulaşım

Polonya içinde başka şehirden gelmeyecekseniz havayolu ile gerçekleşecek bir ulaşımdır. THY, PGS, Aeroflot, LOT (Polish Airlines) gibi pek çok havayolu İstanbul’dan Varşova’ya direkt uçuyor. Ancak şehirde çokça markanın/şirketin ofisi ve fabrikası olduğu için bilet fiyatları biraz yüksek. Fiyatların yüksek olma durumu maalesef dönemsel gibi de durmuyor. En iyisi bilet fiyatı alarmı kurup pusuya yatmak.

Varşova Konaklama Önerileri

Konaklama türü otel, air b&b, coach surfing vb ne olursa olsun konaklama merkezüstü olarak belirlemenizi önereceğim iki semt var. Birincisi gezilen şehrin merkezinin de merkezine kalmayı seven gezginlere uygun: Old Town bölgesi yani eski şehrin merkezi. Ben turistik amaçla gitsem kesinlikle burada kalırdım.

İkincisi barlar ve gece hayatı odaklı konumlanmayı seven gezginlere uygun. Bu alan iki bölge arasına girdiğinden yemek tarifi verir gibi tarif edeyim: Centrum merkez metro durağını arkanıza alıp nehre doğru yürüyün.. Yürüdüğünüz caddenin iki yanında ve ara sokaklarda istemediğiniz ve gez gez bitiremeyeceğiniz kadar çok sayıda bar, gece eğlence mekanları bulunuyor. Cadde tam bitmeden merkez istasyonla Varşova Ulusal Müzesi arasında bir yerlerde konaklamanızı seçebilirsiniz. Gece hayatının tadını çıkarıp sonra da yürüyerek eve gidersiniz.

Varşova Şehir İçi Ulaşım

Varşova çok büyük bir şehir olmamasına karşın çok yürüme-dostu değil maalesef. Ben gene de zorlayıp gidilecek yerlerin büyük çoğunluğuna yürüdüm. Ama yürüdüğüm her güzergah süper keyifliydi diyemem. Aslında şehri bir kaç parçaya bölen, paralel devasa bulvarlar ve nehir üzerinden geçen köprüler var. Ancak hem gezilecek yerler biraz dağınık, hem yürünecek yollar çevre yolu kıvamında hem de sonbahar itibari ile hava zorlayıcı soğuk. O yüzden şehir içi favori toplu taşıma Varşova metrosu. Şu linkten metro ağını inceleyebilirsiniz.

Toplu taşıma sevmeyenler için de iyi haber çok yaygın Uber kullanımı var. Pek çok bölgede über çağırmak ve aracınıza kavuşmak oldukça kolay. Ayrıca Polonya’nın para birimi euro olmadığı için Avrupa standardlarına göre ekonomik de.

Varşova ve Polonya Para, Bütçe Konuları

Konu paradan açılmışken devam edelim. Euro yerine Polonya para birimi olan Zloti kullanılıyor. An itibari ile 1 TL = 0.71 Zloti. Dünyanın en düz mantığı ile diyebiliriz ki zloti bizim paramızdan %29 daha değerli. Peki Varşova ucuz mu? Fiyatlar nasıldır? derseniz örnekler ile açıkla getireyim:

*üç yıldızlı otellerin gecelik fiyatı 170-190 zloti

*hostellerin gecelik fiyatı 75 zloti civarı

*McDonalds menü fiyatı 20 zloti civarı

*orta şıklıkla bir restoranda yemek fiyatı 60 zloti

Bana sorarsanız “wow süper ucuz. haydi Polonya’ya!” diyemem ama Avrupa geneline göre ucuz olduğu aşikar. Ama bir Belgrad – Sırbistan değil!

VARŞOVA GEZİLECEK YERLER & YAPILACAKLAR LİSTESİ

Ulaşım ve konaklama gibi lojistik detaylar tamamsa Varşova gezi rehberi yazımızın asıl heyecanlı kısmına geçebiliriz. Nereleri gezelim? Varşova’da bizi neler bekler? Dın dın dın.

Ne kadar heyecanlı bir giriş yapmaya çalışsam da Varşova şehri, bana (ve internetin büyük kısmına) soracak olursanız süper turistik ve gezilecek yerler listesinde üst sıralarda bir yer değil. Hatta Polonya’ya gideceğimi duyan herkesin ilk tepkisi “Varşova’yı geç Krakov’u seç!” idi. Ancak biz (biz derken bu yazıyı okuyan herkes) niyet ettik Varşova’yı gezeceğiz. Gene de vakti olan tren yolculuğu ile ulaşacağı Krakov’u da listeye eklemeden geçmesin. 🙂

Varşova Old Town yani Varşova Eski Şehir

İlk iş olarak söylemek isterim ki yazıda şu ana kadar kullandığım tüm fotoğraflarım Old Town yani Eski Şehir bölgesine ait. İtiraf edin hepsi de oldukça güzel ve sevimliydi. Tipik Avrupa şehirlerinden bekleneceği üzere Varşova’da da Old Town var. İkinci dünya savaşı ile yerle bir olup yeniden yapılsa da oldukça minnoş ve Ortaçağ hissini veriyor.

Eski şehir bölgesinde neler yapalım derseniz bir takım önerilerimi sayıyorum. Öncelikle tüm sokaklara girip çıkın. Özellikle fotoğraf çekmeyi sevenler için eğlence parkı gibi bir yer. Her bina kurabiye gibi, her detay keşfedilesi, kış güneşi ışığı çok farklı ama güzel. Ben sokaklarda gezip fotoğraf çekme işine sabah erken saatte iki saatten fazla ayırmıştım ki bu süre Varşova soğuğuna göre rekor sayılır.

Old Town’da yapılacaklar konusunda daha detaylı listenizi oluşturmak için bazı önerilerim şöyle: kale-saray sevenler için Royal Castle ziyareti, Varşova Üniversitesi ana kampüsünde yürüyüş turu, Başkanlık Sarayı ziyareti, Varşova ulusal opera ve balesinin yer aldığını Grand Theatre ziyareti, Varşova Tarihi Müzesi ziyareti (tık tık).

Bölgeyi ve sokaklarını kafanıza kazıyınca bir sonraki maddelere geçebiliriz. Ancak Varşova’da geçirdiğiniz günlerde yolunuz sık sık buraya düşecek. O yüzden her şeyi bir günde bitiremediyseniz sorun yok. Haydi gezmeye devam! =)

Stalin’in Varşova Kültür ve Bilim Sarayı

Merkez tren garına yakın bu binayı görünce bir yerlerden tanıyorum hissi gelip yerleşecek. Evet, doğru bildiniz New York’taki Empire State binasından fazlaca esinlenmiş. Dedikodu ve komplo teorilerini bir kenara bırakıp devam edelim. Stalin tarafından yaptırılıp Varşova’ya hediye edilen bina yereller tarafından çok sevilmiyor.

Ancak şehrin en orta yerinde gözden kaçmayacak şekilde de duruyor. İçinde neler var derseniz: 30. katındaki terastan şehir manzarası izlemece, içinde tiyatro ve sinema salonları imkanları var. Pek çok yerden Varşovalıların bina hakkında en sevdiği şey terasında olmak, çünkü görmüyorlar ehehehe tadında şeyler okudum ve dinledim. Bana da dünyalar harikası mimari bir eser gibi gelmedi ama şehirde yürürken yer yön bulma anlamında süper faydalı.

Varşova Chopin Müzesi

Bir şehre gidince “kimdir buranın tarihi & ünlü kişi(ler)i?” sorusu aklına gelenlere iyi haber. Ünlü klasik müzik bestecisi Frederic Chopin‘in izinde gezebileceğiniz bir şehirdesiniz. Chopin Müzesi’ni gezip Chopin ve Varşova bilginizi artırabilirsiniz. (online müze biletleri için tık tık) Eğer “yok ben müze sevmiyorum” derseniz şehrin pek çok noktasında Chopin’in bestelerinin çalındığı klasik müzik konserlerine gidebilirsiniz. Chopin’in heykelini/büstünü göreyim derseniz sizi bir sonraki maddeye alayım…

Lazienki Park

Eğer foursquare uygulamasını uçıp Varşova şehrinde yapılacakları lokasyondan bağımsız puana göre dizerseniz 9.9, 9.8 , 9.7 gibi aşırı yüksek puanlar alan yerler göreceksiniz. Tüm bu yerlerin ortak noktaları park olmaları ve DEVASA alanlara yayılmaları. Lazienki Park da özellile ilkbahar ve yaz aylarında tadını çıkaracağınız taaa 1600’lerden kalma kocaman ve keyifli bir park. Müze çıkışı ufak bir mola için gidilebilir.

Swietokrzyski Park

Varşova parklar ve bahçeler fahri müdüresi olarak burayı favori parkım ilan ettim. Konum olarak aşırı merkezi olmasına kaşın parka adım attığım andan itibaren tüm sesler kesildi ve sonbahar yaprakları üzerinde yürüyen botlarımın hışırtısı bana eşlik etti. Varşova’daki en huzurlu ve aklımda kalan anı da bu parkta yürümek oldu. Baştan sona yürürken birden içinde ördekler bulunan Saxon Garden kısmı ve yapay gölü de sürprizi oldu. Parkın bir ucu merkez istasyona yakın, diğeri de Old Town’un girişine açılıyor. Bunalan, daralan kendisini buraya atsın. Sabahın erken saatlerinde çok huzurlu oluyor. Kesin bilgi.

Kopernik Bilim Merkezi

Gidemediğim için içimde kalan, çok seveceğimden emin olduğum bir öneriyle karışınızdayım. Visulata nehri kenarında yer alan devasa bir bilim müzesi/sergisi alanı. İçinde 3D kısa ve bilimsel filmler gösterilen bir planateryumu bile var! Bilim ve astronomi severler benim için bu harika müzeye gidip uzun uzun acele etmeden zaman geçirsinler lütfen. Detaylı bilet fiyatları ve hafta içi / hafta sonu açılış saatleri için tık tık.

1944 Varşova Ayaklanma Müzesi

Varşova demek biraz da İkinci Dünya Savaşı demek. Bu savaştan en çok etkilenen, en yerle bir olan şehir. Hatta 1935-45 yılları arası tamamen yıkılıp yerle bir olmuş. Bu binalara olan zarar. İnsanlara, özellikle yahudilere verilen zararların haddi hesabı yok.

Bu dönemi, olanları ve insanları daha iyi anlamak ve tarih bilginizi artırmak için biraz moral bozucu da olsa Varşova Ayaklana Müzesi‘ni (Warsaw Uprising of 1944) gezmenizi öneririm. Nazilerin baskıları ve 1944 yılında halkın ayaklamaları ile son bulan ve görece yakın dönemi kronolojik olarak anlatan bir müze. Açılış saatleri ve bilet bilgileri için tık tık.

Ben buraya gündüzleri işte olduğum için gidemedim. Normalde birinci sırada Kopernik, ikinci sırada Ayaklana Müzesi olarak önceliklendirirdim. Dönüş günü olan Cuma gününde biraz vaktim vardı ama bu sefer de bu müze + Auschwitz’i Atıl’la başka zaman gezeriz klasörüme kaldırdım. (aka: Budapeşte Terör Müzesi gibi gördüğüm bu müzede yalnız başıma ağlamak istemedim)

Ayaklanma Heykeli

Ben müzeyi gezemem ama bu konuda bir şeyler görmek isterim derseniz de bir önerim var. Şehrin bir kaç noktasında ayaklanma heykelleri var ancak en gösterişli ve detaylı olanı Krasiński Meydanı’nda Yargıtay’ın (Supreme Court) hemen yanında yer alan. (bkz: yukarıdaki foto). İnsan figürlerinin çok büyük ve detaylı olduğu bu heykel, Varşova’nın kurtuluşu ve özgürlüğü için hayatını feda edenlere adanmış.

Praga Mahallesi

Yakın tarihten günümüze hızla geçiş yaparsak Varşova’nın en hipsterlı, en sokak sanatlı, moralli mahallesi olan Praga’ya gidebiliriz. Buraya toplu taşıma veya uber ile ulaşıp sokaklarında, kurulan tezgahlarda gezinebilirsiniz. Hava muhalefeti nedeniyle donarsanız da kendinizi hemen bar/cafe/bistro olan Oparach Absurdu‘ye atmanızı şiddetle öneririm. Galata, Şişhane gibi semtleri sevenler burayı da sevecekler. =) Praga’ya gelmişken buradaki Neon Müzesi‘ni de ziyaret edip türlü türlü ve tuhaf neon aydınlatmalara bakabilirsiniz.

Daha Neler, Neler?

Daha da detaylı öneriler isteyenler için maddelemeye başlıyorum:

• Zacheta Ulusal Sanat Galerisi – Eski Şehir merkezine yakın yer alan galeri, modern Polon sanatı örnekleri görmek için ideal. Ayrıca buz gibi havada gezinmeye sıcak bir mola olabilir.
• Komünizm Turları – Rehber eşliğinde ve 3-4 saatlik yürüyerek yapılan Varşova komünizm tarihi turları da eğlenerek tarih öğrenmek için harika bir fikir olabilir. Bu turların ücretli ve ücretsiz (sonunda bahşiş verebilirsiniz) seçenekleri var. Ancak bloglarda ve forumlarda en çok övüleni Adventure Warsaw Turu idi. (detaylar için tık tık)
• Varşova Yahudi Müzesi – POLIN (Museum of History of Polish Jews) olarak bilinen müzeyi detaylıca gezip 2. Dünya Savaşı hakkında bir kez daha dehşete düşebilirsiniz. Online bilet detayları için tık tık.

Varşova Gezi Rehberi : Yeme – İçme Notları

Eveeet! Geldik Varşova gezi rehberi yazımızın (benim için) en heyecanlı kısmı olan yeme içme notlarına. Öncelikle soğuktan mıdır yoksa içki fiyatlarının uygunluğundan mıdır bilinmez ama bol bol içki içtiğim bir ziyaret oldu demek isterim. İkinci olarak da belli başlı Polonya mutfağı örneklerini denedikten sonra kendimi dünya mutfağından sevdiğim ülkelerin yemeklerine verdim.

Restoranlar, mekanlar, barlar genel olarak çok başarılıydı Varşova’da. Ayrıca Avrupa’da en çok vegan yeme – içme mekanı bulunan ülkelerden biri olduğunu da not etmem lazım. Sütsüz, yumurtasız tatlı bulamayan yurdumun veganları burada çok mutlu olabilirler.

Öncelikle yemek, devamında bar/gece hayatı önerilerimi tek tek sıralamaya başlıyorum hazırsanız. Bu arada tüm bu önerilerimi foursquare uygulamasında liste yaptım. Listemi paylaşamamı isteyenler yazıya yorum bıraksın. Yorum bırakınca mail adresinizi görüp paylaşıyorum. =)

Polonya Mutfağından Denemeniz Gerekenler

Pierogi.. yani Polonya Mantısı

Polon yemeği denince ilk akla gelen şey haşlanmış, kızarmış veya çorba içinde tüketilen çeşit çeşit mantı olan pierogi oluyor. Kocaman sosyete mantısına benzeyen bu yiyecek etli, peynirli, patatesli, lahanalı bazen de reçelli gibi tatlı hazırlanıyor. Benim favorim kıymalı ve haşlanmış olarak hazırlanan oldu. Pierogi’yi çeşit çeşit ve işin uzmanından denemek isterseniz öneri mekanım: Zapiecek. Şehrin pek çok noktasında şubeleri var. Daha şık ve bir kaç course sürecek bir yemek seromonisi ile denemek isterseniz önerim Rozana.

Polonya Çorbaları

Polonya mutfağı çorba severlerin yüzünü güldürecek ve her öğünde deneyecek farklı seçenekler sunacak seçenekler içeriyor. Özellikle benim gibi soğuk sezonda giderseniz daha da kıymete binecek bu çorbalar. Denemenizi şiddetle tavsiye ettiğim belli başlı çorbaları sıralıyorum dostlar:

• Barszcz: İlk sıraya koydum çünkü bu çorba yüzünden bir Polondan azar işittim! =) Parlak mor rengini turptan ve içindeki elmadan alan bu çorba hafif tatlı ve tam bir kış çorbası. İçinde yüzen kıymalı mantı yani pierogi’leri de süper. Sadece benim gibi tarçın sevmeyenler biraz huylanabilir içerken. Neyse efendim, azar işitme konuma dönecek olursam çorbanın görüşünüşüne bakıp Rusların meşhur borş çorbasına benzeyip “borsch” deyiverdim. Vay efendim o borş değilmiş, barszcz imiş! =) Bu arada evet tatlarının alakası yok. Rus versiyonu bol tuzlu ve etli. Polon versiyonu tatlı-sıcak ve mantılı. İkisi de süper.
• Rosół: Tavuk suyuna lahana, havuç ve ev yapımı erişte eklenmesi ile oluşan şeffaf bir çorba. Türk damak tadına en uygun çorba diyebilirim. Soğuk havalarda bol karabiberler ohh miss.
• Bezelye Çorbası: Alttan mumu ile ısıtılan düzenekte gelen bezelye püresi kıvamındaki bu çorba içindeki bol baharatlı sosisle çok lezzetliydi. Ayrıca bana sorarsanız çorba olmak için çok fazla. Bildiğiniz ana yemek.
• Zurek: Noel, Paskalya gibi özel yemeklerde hazırlanan bu çorba çavdar unundan yapılma ekmek içinde servis ediliyor. İçinde patates, jambon, sosis gibi içerikler var.

Polonya Etleri

Varşova’da et yemekleri öncelikle domuz, ikincil olarak dana eti ağırlıklıydı. Ayrıca ciğer vb sakatat kullanımı da yaygındı. Bana sorarsanız bol kalorili sakatatlar ve domuz gibi yağ oranı yüksek etlerin tüketimi ile soğuk havaların yakından ilişkisi var. Benim en sevişemediğim kısım et yemekleri oldu maalesef. Ancak etin her türlüsünü severim diyen dostlarım için belli başlı denenmesi gereken yemekleri listeliyorum:

• Kielbasa: baharatla harmanlanıp doldurulmuş domuz sosisi ve genelde kapuska (lahana) yatağında geliyor. Oradayken deneyip adını eve dönünce öğrendiğim bu yemeğin tadı o kadar baharatlı ki bence sosisten çok sucuğa benziyor. 🙂
• Bigos: avcı yahnisi de denilen bu yemek iyice öldürülmüş lahana yatağında pişirilen genelde domuz, ikincil olarak da dana tercih edilen et.
• Kapuska üstü her türlü rosto et çeşidi (bkz yukarıdaki foto)
• Gołabki: Aslında adı bir tuhaf görünen bu yemek bizdeki lahana sarmasının benzeri. Kıyma yerine parça et ve daha az pirinç kullanılıyor sadece. Gitmişken ev yemeği tarzı “milk bar”larda denemenizi öneririm.
• Ciğer Mus: Aşağıdaki fotoda görebileceğiniz bu yemek çikolatalı mus tatlısı gibi dursa da ciğerden yapılan, ekmeğe sürme kıvamında olan yer fıstığı ezmesi dokusunda bir şey. Kaldığım otelin sabah kahvaltısı büfesinde vardı ve baya popülerdi. Pişmiş ciğeri bile yiyemeyen havalı benim fazlasıyla tadımı kaçırdı. =( Merak eden not alsın tabii ben kötülemiş gibi olmayayım. (kötüledi)

Varşova Yeme – İçme Mekan Önerileri 

Artık ülkenin mutfağına ve Varşova’nın gezilecek yerlere hakimsek ortaya karışık mekan önerilerimi sıralamaya başlıyorum. Hepsi ve fazlası foursquare listemde kayıtlı. Listeyi paylaşmamı isteyenler yorum bıraksın.

Hala Koszyki – Her Telden Çalmak İçin

Kocaman üstü kapalı bir kompleks içinde barlar, restoranlar, şarap tadım bistrosu, dünya mutfaklarından büfeler, organik market vb olan ve mutlaka görülmesi gereken bir yer. Ben burada gezinip Bierhalle‘ye oturdum. Oktoberfest birası bulup çocuklar gibi şen hissettim. Gözüm Asya mutfaklarında ve girişteki barda kaldı.

La Sirena Mexican Food Cartel

Meksika mutfağı ve içkileri sevenleri mest edecek bir mekan. Gitmeden telefon edip rezervasyon yaptırmanızı şiddetle öneririm. Biz bir gün önceden kapıdan döndük. Ertesi gün pes etmeyip rezervasyon yaptırdık ve birbirinden lezzetli tacolara, empanadalara, bruittolara kavuştuk. Bir de ben bu mekanda süper bir bira ile tanıştım: michelada. Bira, lime limonu, tobasko ve domates suyu! Acı ve ekşi sevenler aşık olabilir.

Rozana

%100 yerel Polonya yemekleri yemek, 9 puan ve üzeri alan şık bir mekana gitmek, geleneksel Polonya evi dekorasyonu görmek için birebir. Mekan gerçekten de konak tarzında ev gibi ve çok geleneksel dekore edilmiş. Kalabalık bir grupsanız rahatça bir odayı kapatabilirsiniz. Bir kaç course’lu tadım menüsü veya standard menüsü var. Ziyaretçilerin fotoğraflarının sergilendiği duvarda Dalai Lama ve Clinton’ları görünce etkiledim. Ancak buraya iş yemeği sebebiyle geldim. Normalde muhtemelen listemde olmazdı. Şık ve yerel bir yemek isteyenler eklesinler listeye derim.

Trattoria Rucola Krucza

Bir İtalyan restoranı önermeden yeme içme konusunu kapatmayacaktım. Değil mi? O zaman buratta, makarna, pizza, güzel İtalyan şaraplarına düşmek için şehirde iki farklı yerde mekanı olan Trattoria Rucola Krucza’yı tüm İtalyan-sever dostlarıma öneriyorum.

Bu arada benden bekleneceği üzere bir çok ramen, sushi vb Asya mutfağı önerisi topladım ancak hiç birine gitme şansım olmadı. Hepsi foursquare listemde sizleri bekler.

Kita Koguta

Geldik Varşova gezi rehberi yazımın en keyifli kısmına: barlar ve kokteyller. Klasik kokteylleri çok iyi yapmanın yanı sıra değişik ve deneysel bir şeyler denemek isteyenler Kita Koguta‘yı not alsın. Biz burada en sevdiğimiz klasik kokteylleri söyledik ve barmen yaratıcılığını konuşturup bize sevebileceğimiz birer kokteyl “uydurdu”. Cosmopolitan sevgimden mangolu ve ekşi-tatlı bir kokteyl yarattı ve bayıldım.

Weles Bar

Foursquare ve bloglara bakılırsa şehrin en iyi barı burası. Weles de Weles! Varşova’ya ayak bastığımı duyanların fiks önerisi. İş yeri gibi bir binanın arka kısmında, girişi zor bulunan bir bar. Öyle şifre vb gerekmiyor speakaeasy değil. Sadece girişi zor. Bence ortamı, canlı müzik olması vb gayet hoş. Ama kokteyl birincim Kita Koguta.

Piw Paw – Beer Heaven

100 çeşide yakın birası, bol yağlı bar yemekleri olan saatlerce oturmalık bir mekan. Nereden biliyorum? Öğlen 13:00’te açılıyor. 12:30’a girip tüm yalvarmalarıma karşın içeri alınmandım. Ancak bu bilgileri edindim. Yolu Varşova’ya düşen şu mekanda benim için bira içsin!

Şimdi söz sizde.. Buraya kadar cümle ve kelime kaçırmadan okuduysanız… tebrikler! 2700’den fazla kelime okusunuz ve Varşova hakkında ciddi düşünüyorsunuz. O zaman fikirlerinizi yorumlara bekliyorum. Yakında gitme planı olanlar kimler? En çok sevdiğiniz şey ne oldu? Mutlaka yorum bırakın.. =) 

ps: Varşova’da gün gün nereleri gezdim, hangi mekanları keşfettim şöyle bir bakmak isteyenleri profilime sabitlediğim insta story’lerime beklerim. (instagram: zeyneppcans)