Yunan Adalarında Tatil Yapmak İçin 10 Neden

0
shares
Facebook Paylaş
Twitter Paylaş
Google+ Paylaş
LinkedIn Paylaş
Pinterest Paylaş
StumbleUpon Paylaş
+
Bu Nedir?

IMG_4356

Neredeyse son iki yıldır deniz-kum-güneş tatili yapmamış insanlar olarak geçtiğimiz bayram Bodrum üzerinden Kos (İstanköy) Adasına 3 günlük bir yaz tatili planladık. Çok dürüst olmam gerekirse deniz tatili yapmak yerine 3 günlüğüne Avrupada herhangi bir şehre gitmeyi bir saniye bile düşünmeden tercih ederdim. Ancak bayramda gideceğimiz İzmir’e yakın olması ve çok daha ekonomik olması nedeniyle tamam dedik, Bodrum üzerinden Kos Adasına gidiyoruz. Artık beklentilerimin düşüklüğünden midir bilmiyorum Yunan adalarında tatil yapmaktan memnun kaldım ve sizlerle paylaşmak istedim dostlar. Konumuz; Yunan Adalarında Tatil Yapmak İçin 10 Neden 🙂

Feribot ile Bir Saate Yakın Sürede Yurtdışında Olma Hissi

IMG_4359

Günü birlik vizesiz gidilen, kalmak için ise Schengen vizesi ile gidilen Yunan adalarına feribotla gitmekte harcayacağınız maksimum süre 90 dakika. Feribota binmeden gümrükten geçip freeshopta gezinmek de ayrı bir hoşluk. 🙂 Peki nereden hangi Yunan adasına gidebiliriz? Feribot seferlerini buradan takip edebilirsiniz.

1)Ayvalık’tan – Midilli Adasına

2)Bodrum’dan – Rodos ve Kos Adalarına

3)Çeşme’den – Sakız (Chios) Adasına

4)Fethiye’den ve Marmaris’ten – Rodos Adasına

5)Kaş’tan – Meis (Kastellorizo) Adasına

6)Kuşadası’ndan – Samos Adasına

Deniz & Kum & Güneş Artı Tarih

IMG_4019 (1)

Sadece plajlarda yüzüp güneşlenmek sizlere yeterli değilse;  açık hava veya kapalı müze/antik kent / kale gezme niyetiniz varsa tıpkı ülkemiz gibi insanlık tarihinin en eski yerleşim yerlerinden olan Yunanistan tam size göre. Antik kent kalıntıları arasında dolaşabilir, kalelere çıkabilir, arkeoloji müzelerini gezebilir ve eski insanların ve savaşçıların yaşamlarına göz atabilirsiniz.

Ülkemize Göre Çok Daha Uygun Yemek Fiyatları

İzmir’li olarak yıllar yıllardır Çeşme’ye gitmiyorum, hiç sevmiyorum hatta nefret boyutunda. Ortalama bir yemeğe servet bayılmak bana çok mantıksız geliyor. Kos’a gitmeden önce Bodrum’da yemeğe (içeceler hariç) ödediğim parayı Kos’la kısyaslayınca neredeyse yarı yarıyaydı durumlar. Yukarıdaki menüyü Kos’un en turistk meydanındaki restoranlarından birinden fotograf çekip ekledim. Deniz ürünleri 11 ile 19 euro (karışık deniz ürünleri tabağı – 2 kişilik) arası. Ana yemekler 9 ile 15 euro arası. Kos’un ara sokakları bundan çok daha ucuz. Üstelik porsiyonlar devasaydı.

Aşırı Lezzetli & Taze Deniz Ürünleri

Yunanistan demek ahtapot demek benim için. Genelde 10 euro civarında bir kişiyi fazlası ile doyuracak  ahtapot dolması, ızgarası ve kalamar bulmak Kos genelinde standarttı. Kos’ta geçirdiğim 3 günde zamanın yarısında ahtapot diğer yarısında da içi feta peyniri doldurulmuş kırmızı biber (6 euro) yedim resmen. Özellikle deniz ürünü söylerken fiyatlardan korkmamak büyük keyifti. Sırf bol bol deniz ürünü yemek için bile gidilir adalara.

Alkollü İçecek Fiyatları

IMG_4261

Aslında bu madde Yunanistan’a özel bir durum değil; Türkiye’deki efsanevi vergiler olmayınca alkollü içecekler çok daha uygun fiyatlı oluyor. Ancak Yunanlı komşuların mekan sahipleri bizdekiler gibi (afedersiniz) kazıkçı değil dostlar. Misal bakkallarda 3 euro olan bira/cider gibi içkiler plajlarda/mekanlarda maksimum 3.5 – 4 euro’ydu. Ancak bizde bakkalda 10 TL olan bira mekanlarda 30 TL olarak karşımıza çıkıyor. Yunanlı komşularımız bu stratejiyi uygulamadıkları için çok mutlu oldum. Bir de gittiğim tüm yerlerde ortalama kokteyl fiyatı 4 euro; en en pahalı mekanlarsa ise kokteylin 7 euro olması da ayrıca sevindirici.

Plajların Çok Uygun Fiyatlı veya Ücretsiz Olması

IMG_4395

“Plajlar” dediysem kapıda arabanızı park edip içeride yer var mı acaba diye stress olup bir de devasa giriş ücreti ödediğiniz yerlerden bahsetmiyorum. Zaten dümdüz kum üzerinde iskelesiz, ahşapsız, betonsuz elinizi kolunuzu sallaya sallaya girdiğiniz yerler. Genelde birşeyler yiyip içerseniz ücretsiz veya kişi başı şemsiye + şezlong 3 euro civarı. Dışarıdan içecek, yiyecek getirmek sonuna kadar serbest. Hatta plaja girip şezlong almayıp yere havlunuzu serip şemsiyenizi de kurabilirsiniz. Algida şemsiyelerini kapıp gelen göbekli & neşeli Yunan amcalar vardı bol bol. 🙂 “Ben plaja gitmem bana özel koylar olsun” derseniz de atlayın bir motora, ATV’ye, arabaya ve (sıcakta kendinize güveniyorsanız) bisiklete adaları döne döne gezin. İlla kendinize özel bir koy bulacaksınız. 🙂

Frappe İçmenin Dayanılmaz Neşesi

Yunanlılara özgü bu buzlu ve harika kahve ile ilk Atina’da tanışmıştım. Soğuk kahve seviyorsanız harika birşey. İçerisine isteğe göre bir top dondurma veya süt/şeker ekleyerek de içebilirsiniz. İstisnasız her gün en az bir adet içtim. Sizlere frappe konusunda yaptığım ufak bir saflığı anlatmak isterim. 🙂 Markatten nescafe’nin “frappe” çeşidini satın aldım evde de yaparım diye. Daha sonra eve geldim, youtube’dan frappe yapım videolarını açtım. Anladım ki herhangi bir nescafe classic ile yapılıyor. Elimdeki kahveyi de inceledim ve anladım ki zaten Nescafe classic almışım! Üzerine “frappe yapımında da kullanılabilir” resmi eklemişler. Yani adalardan kahve taşımaya gerek yok benim gibi. 🙂

Hem Yurtdışı hem de Yurtiçi Gibi Olması

IMG_4362

Feribota binmek için gümrükten geçtik, önümüzde freeshop, inerken bir daha gümrük derken iyice yurtdışına gelme havasına girmiştik ki.. işlerin aslında öyle olmadığını anladık. Gümrük memurları Türkçe “İyi bayramlar” dedi; herkes şeker çikolata ikram ediyor. Limandan çıktık otele yürüyoruz her yerde Yeni Rakı reklamları. Restoranlarda menüler Yunanca, Türkçe, Almanca ve (beeeeelki) İngilizce. Bir kaç defa İngilizce sipariş verdik dalıp, Yunan garson amca Türkçe “şunu şunu istiyorsunuz değil mi?” diye cevap verdi, kendimizden utandık. 🙂 Zaten kendimiz de İzmirliler olarak Yunanlı dostlarımızla genlerimizin %99.9 ortak olduğuna emin olduk bu ziyaretimizde.

Sakız ve Sakız Ürünleri

IMG_4264

Sakız aromalı ve kokulu şeyler konusunda ben tam bir canavarım. Sakız reçeli, likörü, muhallebisi, sabunu ve akla hayale gelebilecek her ürününü çok seviyorum. Sakız kokusu = Mutluluk benim için. Efsanevi sakız likörü Skinos’lardan şişe şişe alıp dönmeden olmazdı. Bir de sakız reçeli aldım. Türk kahvesi yanında minik bir bardağa (shot bardağı olur) soğuk suyu koyup içine kocaman bi kaşık ağzına kadar dolu sakız reçelini kaşığı ile bırakın ve kahvenin yanında yudumlayın. Oooh mis gibi sakız. 🙂

Adalardan ve Freeshoplardan Yapabileceğiniz Alışverişler

Son olarak ne kadar gemi ile bir saate yakın sürede komşularımıza da gelsek başka ülkedeyiz. Hem giriş hem de çıkışta freeshop’a uğrayabiliriz. Aynı şekilde adada kalınan sürede de buradan alışveriş yapabiliriz. Hem yurtdışı değil gibi hem yurtdışı gibi. 🙂 Bol bol zeytinyağı, sakız ürünü, Mythos birası almamak için bir neden göremiyorum. 🙂

Facebook Paylaş
Twitter Paylaş
Google+ Paylaş
LinkedIn Paylaş
Pinterest Paylaş
StumbleUpon Paylaş
+

4 Comments

  1. Nil
    Temmuz 12, 2016 / 10:43 am

    Cok begeniyorum yunan adalarini ama buralarin bir zamanlar bizim oldugu dusuncesiyle kendimi oralara gitmek konusunda hep turuyorum! Gicigim yunanistana n’aapiim!

    • zeynepcansoylu
      Yazar
      Temmuz 12, 2016 / 10:47 am

      adalar da hayat o kadar doğal ve rahat ki 🙂 bence sınırlar, bizim sizinler de uçup gidiyor 🙂

  2. Ayşen
    Ağustos 20, 2016 / 9:42 pm

    Günü birlik gittim kos adasına şahane bir yer fiyatların uygunluğu inanılmaz gerçekten hios kos ve samos u gördüm turistleri kazıklamak akıllarından bile geçmemesine bayıldım?

  3. Mart 31, 2017 / 10:22 am

    Bu sene ben de schengen vizemi sömürmek amacıyla en az bir adaya gitmeyi düşünüyorum, listeden o piti piti yapıp seçesim geldi şuan 🙂

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bumerang - Yazarkafe