“Yeni sene, yeni kitaplar ve yeni dünyalar” diyerekten 2020’nin ilk kitap önerileri yazısına başlıyorum. Yılın ilk bir buçuk ayında arabada fazla zaman geçirdiğim için fiziksel olarak iki adet kitap okuyup üç adet de dinledim. Her zamanki çizgimde kalıp kurmaca (fiction) az okuyup daha çok düz yazı (non-fiction) kitaplar tercih ettim. Genelde sevdiğim bloglardaki öneriler, sevdiğim yazarların önerileri, arkadaşlarımın önerileri üzerinden seçtim kitapları. Hazırsanız her telden çalan, moral ve yaşama sevincini yükselten, kitap önerileri listeme başlıyorum.
ps: Beni ve kitap önerilerimi günlük/haftalık takip etmek için instagram şubeme beklerim! (instagram: zeyneppcans)
1)Beş Sevgi Dili – Gary Chapman
İlk kitap önerim dün akşam itibari ile taze bitirip çok sevdiğim bir kitap: 5 Sevgili Dili. Bana çok fazla kişi tarafından şiddetle önerilen bu kitap 1992’de bundan neredeyse 30 sene önce çıkıp dünyayı baya bir sallamış. Yazarı Gary Chapman bir psikolog ve uzun yıllar çift terapileri üzerine çalışmış. Kariyerinde 10lu yılları devirince geriye dönüp elindeki tüm vakalara bakmış ve insanların sevgiyi temel olarak 5 dilde ifade ettiklerini farketmiş. Bir de eşlerin genellikle aynı dili konuşmadıklarını!
Kitabı okumak yerine yazarın kendi sesinden dinledim. Benim için iyi oldu. Neden mi? Hem aksanından, hem verdiği aşırı hristiyan – kilise – İsa örneklerinden, hem hiç eşcinsel çift örneği barındırmamasından, hem sürekli evliliği yüceltmesinden, ne olursa olsun evlilik denen kurum yürümeli tarzından, aralarda “kadınlar aşk olmadan seks istemez” gibi saçma sapan varsayımlarından, genel olarak tarzından aynı frekansta olmadığımızı anladım. Trump’a oy verir miydi emin değilim ama Amerikan seçimlerinde demokrat / cumhuriyetçi çekişmesinde ikinci kampta yer alırdı gibi hissettim. (bana neyse Amerikan seçimlerinden.. o da ayrı konu..)
Kendimi durdurmayıp bir paragraf söylendim çok pardon. Ne demek istiyorum? Konu sevgi ve ilişkiler olunca yazarın anlattıkları o kadar gerçek ve evrensel ki normalde aynı dünya görüşünü paylaşmıyor olmamızın hiç bir önemi kalmıyor. Toplumun her kesiminden, her yaştan insanların konu sevgi ve gönül işleri olunca aynı dili konuşması (veya konuşmayı becerememesi) çok insani.
Gary Chapman bize kitapta çok özet olarak şunu söylüyor: bulutların üstünde uçma yani aşk hali maksimum 2 sene sürüyor. Sonrası sevgi ve sevginin de 5 dili var. Herkesin bir anadili , bir de konuşabildiği ikincil üçüncül dilleri var. Herkes kendi anadilinde sevilmek istiyor, yoksa sevildiğini hissetmiyor.
Bu diller de: 1)sözlü iletişim – onaylayıcı kelimeler (çok güzelsin, başarılısın, sen bu işi yaparsın vb vb baya basite indirgedim ama anladınız bence) 2)kaliteli zaman (sadece partnerinize odaklanarak belli bir süre geçirmek, konuşmak vb) 3)fiziksel temas (hemen seks olduğunu varsaymayalım. daha çok sarılmak, elinizi omuzuna atmak vb vb) 4)hediye alma (her zaman büyük ve pahalı hediyeler değil de çiçek, ufak hediyeler, yemek hazırlamasın diye pizza alma vb vb) 5)hizmet eylemleri (onun için temizlik yapma, yemek hazırlama, masaj yapma, angarya gördüğü bir işi yapma vb vb)
Kitap boyunca çiftlerden örneklerle ve detayları ile bu diller anlatılıyor. Hangisi sizin ve partnerinizin ana dili bulmanıza yardımcı sorular var. Ben kitabı dinleyip evde büyük bir motivasyonla anlatınca Atıl ile sevgi dillerimizi 1’den 5’e sıraladık. Tahmin ettiğimiz gibi bende 5. sırada olan dil (hizmet eylemleri) onda 1. sırada, bende 1. sırada olan dil (kaliteli zaman) onda 4. sıradaydı. (jdfklgjdflkg #truestory) Bir de onun 1. dili olan hizmet eylemleri dışında her dili süper iyi bildiğimi ekledi manidar bi’ şekilde! 🙂 Bu arada bu normal bir durummuş. Genelde kendimizden mümkün olduğunca uzak dilleri konuşan partnerleri seçiyormuşuz. (değişikli geliyor sanırım)
Kitaptan aldığım motivasyonla haftada 4 defa ve 15 dakika yani toplamda haftada 1 saat için birbirimizin dillerinden konuşma anlaşması yapıp yazıya döktüm. Ana dili kaliteli zaman ve ikincil dili onaylayıcı kelimeler ona bana Atıl haftada 3 gün 15 dakika kaliteli zaman seansı ayırıp her Pazar akşamı 15 dk onaylayıcı kelimeler / güzel sözler seansı yapacak. Tam benlik aktiviteler! <3
Ana dili hizmet eylemleri olan Atıl benden ne istese beğenirsiniz? Ben 15 dakika göz göze diz dize oturalım diyorum. O “haftada 3 gün 15 dakikacık köpeğin tüylerini detaylıca elektrikli süpürge ile süpür. sürekli etrafta tüyler var.” demesin mi?! 😀 Cidden bunu sevgi göstergesi mi görüyor yoksa beni trollüyor mu yaşayıp göreceğiz…Ek olarak Pazar akşamları 10 dk masaj istedi.
Kitabı okumanızı, aldığınız motivasyonla böyle anlaşmalar yapamanızı şiddetle öneririm. Olup biteni bana yazarsanız da çok sevinirim. Şimdi sıradaki çok sevdiğim kitaba ilerliyorum..
2)The Wisdom of Sundays – Oprah Winfrey
Bir sevgi kelebeği kitaptan diğerine geçiyorum. Storytel’de gezinirken tamamen şans eseri bulduğum bu kitap açık ara Oprah’nın en sevdiğim kitabı oldu. Oprah kimdir? derseniz 25 yıl civarı Oprah Winfrey show’u sunan, efsane televizyoncu, yazar, oyuncu, hayır-sever, mentör.. çok ilham veren biri derim. Ne zaman daralsam veya ilham almak istesem konuşmalarını, programlarını, video’larını izlerim. Youtube’da izlenmedik içeriğini bırakmamış olabilirim.
Oprah’nın ruhani ve kişisel gelişim konularına dair konukları ağırladığı Supersoul Sunday programları röportajlarından seçilen içeriklerle hazırlanan bir kitap The Wisdom of Sundays. (evet maalesef henüz Türkçesi yok) Adı gibi Pazar günü enerjisi yayıyor. Yani hayat üzerine derin derin düşünecek vaktimiz varken; özenle hazırlanmı harika bir kahvaltı üzerine kahve içme hissi veriyor. Henüz yeni haftanın koşuşturması başlamadan, kendimize hayattan ayırdığımız o bir gün gibi.
Hayatımızı nasıl iyi yaşarız, anda kalırız, niyetlerimizi gerçekleştiririz, affetmek, kalp kırıklıkları ve üstesinden gelmek, minnet duymak gibi derin konuları işliyor. Kitabı okumak yerine sesli dinlemenin avantajı her bölümdeki konuklarla olan röportajları okumak yerine kendi seslerinden ve anlatımlarından dinlemekti. Benim en etkilendiğim bölüm affetmek üzerine olandı. Kitabı o kadar sevdim ki daha defalarca dinlerim. <3
Kitabın Bölümleri:
- Awakening / Uyanış
- Intention / Niyet
- Mindfulness /Farkındalık
- Spiritual GPS /Ruhsal Pusula
- Ego
- Forgiveness / Affetmek
- Broken open /Kırılıp açılmak
- Grace and gratitude / Minnet ve nezaket
- Fulfillment / Doygunluk
- Love and connection / Sevgi ve Bağlantı
3)Ben, Kirke – Madeline Miller
2020’de okuduğum ilk kitap ve tek kurmaca (fiction): Ben, Kirke. Şiddetli arkadaş önerisi ile aldığım bu kitap gerçekten de çok sürükleyici ve iyi çıktı. O kadar bağlandım ki Roma-Venedik seyahatimde yanıma alıp orada bitirdim. Kirke isimli tanrıçanın anlatımından hayatını, tanrıları, mitolojik olayları dinliyoruz ve peşine takılıyoruz.
Kitap çaktırmadan sağlam Yunan mitolojisi öğretiyor. Titanlar, yarı-tanrılar, ölümlüler, önemli karakterler derken Yunan mitolojisi 101 dersini çaktırmadan tamamlamış oluyoruz. Kirke’nin fantastik hayatı, harika analizleri ve başına gelen sıra dışı olaylar ile bol bol düşünüp hayal kuruyoruz.
Spoiler vermemek için konusundan ve olaylardan çok bahsetmiyorum. Ancak dizi – film izleme zamanlarını Kirke’ye ayırabilir ve çok memnun kalırsınız. Benden size garanti!
4&5)Kuvvetle Ayağa Kalkmak & Daring Greatly – Brene Brown
Kitapları anlatmaya başlamadan önce açıklama: ben Brene Brown’u çok çok çok seviyorum. Sunumlarını, TED konuşmasını, Netflix Special programını, yazdığı dergi yazılarını, kitaplarını, rock müzik sevmesini, Teksaslı olmasını, etobur bir barbekü canavarı olduğunu açıkça söylemesini, ara ara kendini tutamayıp küfürler etmesini, yaşadığı zor ve çalkantılı 20li yaşlarını, üniversiteye anca 26-7 yaşında başlayabilmesini, tedavi görmüş eski bir alkolik olduğunu gururla söylemesini… şimdi aklıma gelen gelmeyen daha bir çok özelliğini.
O nedenle çok sevdiğim bu yazarın kitaplarını 2019’dan beri sistematik bir şekilde okuyorum/dinliyorum. 2020’ye girmenin motivasyonuyla Daring Greatly kitabını dinlemeye başlamıştım. Cidden adı gibi bol motivasyon veren, akademik çalışmalarla desteklemiş ve daha iyisini yapmak – daha fazla kendimiz olmak için gazlayan bir kitap. Kitabın %80’ini tamamlamış ilerlerken storytel’in kitabı kaldırması üzerine kalıverdim. :/ Yakın zamanda ebook veya hardcopy olarak almayı düşünüyorum. Bol motivasyon isteyenlere öneririm.
Bu kitap yarıda kalınca hali hazırda elimde bulunun, basılı ve Türkçe olan Kuvvetle Ayağa Kalkmak kitabına başladım. Bu kitapta büyük zorluklar, yenilgiler, kayıplar ve kalp kırıklıkları karşısında kuvvetle yeniden ayağa kalkan insanların ortak özellikleri ve bunu nasıl yaptıkları anlatılıyor. Konusu itibari ile biraz daha kasvetli bir kitap. Ancak böyle bir zamandan geçiyorsanız ilaç gibi gelecektir. Her bölümün başında kaligrafi ile yazılmış ve üzerinde derin düşünülmüş cümlelerden bir kaç örnek paylaşmak istiyorum:
Gerçek şu ki düşmek can yakar. Zor olan cesur olmaya devam etmek ve el yordamıyla da olsa tekrar ayağa kalkmaktır.
Bizler doğuştan yaratıcıyız. Öğrendiklerimizi ellerimizin yardımıyla kafamızdan kalbimize aktarırırız.
Orta nokta pis bir yerdir, ama aynı zamanda sihrin gerçekleştiği noktadır.
İronik olan, daha büyük ya da daha kabul edilebilir görünmek için zor hikayelerimizi inkar etmemizdir. Ama bütünlüğümüz gerçekte bütün deneyimlerimizin bütünleşmesine bağlıdır. Buna düşüşler de dahildir.
Merak belayı başlatır. Ama bunun sakıncası yok. Bazen gerçeği bulmak için bir hikayeyle boğuşmamız gerekir.
Bütün olmak konforun karşısında cesareti seçmekti; eğlenceli, çabuk ya da kolay olanın karşısında doğru olanı seçmektir; ve değerlerimizi yalnızca dile getirmek yerine onları uygulamayı seçmektir.
Şimdi söz sizde.. kitap önerileri listem hakkında ne düşünüyorsunuz? Hangilerini okurum diyorsunuz? Sizin önerileriniz, eklemek istediğiniz kitaplar nelerdir? Mutlaka yoruma bekliyorum.