Amsterdam Sokak Lezzetleri – Denemeniz Gereken 10 Sokak Lezzeti

0
shares
Facebook Paylaş
Twitter Paylaş
Google+ Paylaş
LinkedIn Paylaş
Pinterest Paylaş
StumbleUpon Paylaş
+
Bu Nedir?

Amsterdam her yıl en az bir kere gittiğim ve aşırı çok sevdiğim bir şehir. Amsterdamı sevmek için sebeplerim sayısız.. Ortamı, mimarisi, insanları, ana ulaşım aracının bisiklet olması, leylakların süslediği tatlı evleri, cool tasarım dükkanları, barları ve aslında en favorilerimden biri sokak yemekleri! Çoğu zaman uçaktan indiğimde koşa koşa gittiğim ilk şey sokak lezzetleri oluyor.

Melerdir Amsterdam Sokak Lezzetleri derseniz.. Top 10 Denemeniz Gereken Amsterdam Sokak Lezzetleri listem şöyle..

Amsterdam

1. “PATATJE OORLONG” – PATATES KIZARTMASI VE ÖZEL SOSLAR

patat ams

Patates kızartmasını ilk bulanın Fransızlar mı yoksa Belçikalılar mı olduğu konusu hassas ve tartışmalı. Ancak bana sorarsanız bu harika sokak lezzetini en güzel yapanlar Amsterdamlı dostlarımız. Kağıt külah içinde, 3 farklı boyda ve sayısız sos kombinasyonu ile sıcacık ve en leziz patates kızartmanızı yiyerek Amsterdam sokaklarında gezmek gibisi yok.

Özellikle mayonez ve Hollanda peyniri bazlı soslar çok lezzetli ve denemenizi öneririm. Bir de en iyi patates kızartması zinciri için önerim kesinlikle Manneken Pis Frites. Adını Brükseldeki minik işeyen çocuk heykelinden alan bu zincir, kesinlikle dondurulmuş patates kullanmıyor. Patatesleri taze alıp tek tek elle kesiyorlar, anne elinden çıkmış ev patates kızartması gibi kalın kalın oluyor. Bazen Manneken Pis Frites şubeleri önünde çok uzun ve bir türlü bitmeyen sıralar göreceksiniz. Sebebi patatesin bitmesi ve çalışanların patates soyup kızartılmak üzere kesmeleri ve insanların da beklemesi olacaktır. 🙂

2. “POFFERTJES” – BEBEK KREPLER VE BÜYÜK KREPLER

Tatlı veya tuzlu farketmeden krep işini Hollandalı dostlarımız kadar seven ve de iyi yapan ülke görmedim. Hem oturup yemek, hem de dürüm gibi sarıp yolda yemek için harika krepler alacağınız sayısız nokta var. Bir de Amsterdama özgü, bildiğimiz krep gibi yapılan ancak içi puf puf, bol tereyağlı ve üstüne pudra şekeri dökülen aşırı minik ve tatlış bebek krepler (nam-ı diğer “poffertjes“) var.

Her türlü normal boyda ve bebek krep için benim favori noktam Voldelpark’ın tam karşısındaki De Vier Pilaren (daha önceki detaylı yazımı buradan okuyabilirsiniz). Burada en güzel bebek krepleri yiyebilirsiniz; üstelik yanlarında krema ve çilekle servis ediyorlar. Bir de kocaman bir top vanilyalı dondurma ekletirseniz mutluluktan uçmak garanti. 🙂

3. “BROODJE HARING” VEYA “KIBBELLING” – ÇİĞ VEYA KIZARMIŞ RİNGA BALIĞI

raw herring

Yiyebilirim derseniz çiğ, yok ben çiğ balık yiyemem derseniz de kızarmış ringa balığı Amsterdamın özellikle yerelleri tarafından övüle övüle bitirilemeyen bir sokak lezzeti. Ringa balığı; sardalyagiller türünde, kemikli ve 12-40 cm arası boyu olan irice bir balık. Genelde Atlas Okyanusunun kuzey kısmında bol bulunuyor.

Öncelikle önerileni “broodje haring” yani çiğ ringa balığı. Yanında salatalık turşusu ve küp kesilmiş çiğ soğan ile yeniliyor. Dilerseniz ekmek arası da yapıyorlar. Pişmemiş balık denemek hoşunuza gitmezse “kibbelling” yani yağda kızartılmış versiyonu da var. Yanında mayonez bazlı soslarla geliyor, keyifle yiyorsunuz. 🙂 Ringa balığının en güzeli ve en yereli için Albert Cuypmarket’teki Vishandel Molenaar herkesin ortak önerisi.

4. “STROOPWAFELS” – KARAMEL DOLGULU WAFFLELAR

stroopwaffels

Şimdi benimle birlikte hayal etmeye başlayın dostlar… kahve bardağının üstünü kapayacak büyüklükte yuvarlak harika bir waffle; içi karamel dolgusu ve mis gibi tereyağı kokuyor. Sıcak da soğuk da çok lezzetli. Tüm gün yanınızda taşıyabilirsiniz, akmaz ve bulaşmaz. Yeni kahve doldurduğunuz sıcacık bardağın üstüne koyunca hemen içindeki karamel dolgusu erir ve daha da lezzetli olur. İşte bu hayalin adı “stroopwafels“.

Bana kalırsa Hollandalıların, yeme içime alanında dünyaya hediye ettikleri en büyük armağandır bu karamel dolgulu wafflelar. Artık ülkemizde süpermarketlerde, kahve zincirlerinde bile satılır durumdalar. Ancak yerinde yemenin keyfi de bir ayrı. 🙂 Ayrıca Amsterdamdan sevdiklerinize getirebileceğiniz en tatlı hediye.

5. “KAAS” – ÇEŞİT ÇEŞİT HOLLANDA PEYNİRİ 

Hollanda gerçekten de peynirin ana vatanı. Hollandalılar, milattan önce 800 yılından günümüze tam 2816 yıldır peynir yapıyorlar! Dünyanın en büyük peynir ithalatçısı konumundalar ve kişi başı yıllık peynir tüketimleri 21 kg! Durum böyle olunca, akla hayale sığmayacak kadar çok çeşit ve lezzetli “kaas” yani peynir var.

En yerel top 5 peynir çeşidi şöyle; guoda, edam, hoorn, alkmaar ve woerden. Bir de tüm peynirleri inek ve keçi sütü yapımı olarak bulabiliyorsunuz. Ayrıca tütsülenmiş, kırmızı biberli ve hatta wasabili gibi çeşitleri de mevcut. Yani, konu peynir olunca olasılıklar sonuz burada. Her köşe başında peynir alabileceğiniz ve tadım yapabileceğiniz mağazalar var. Ben her gidişimde farklı peynirleri bavuluma doldurup geliyorum. Gezginleri de düşünüp vakumlu , seyahate uygun çeşitler yapmışlar. Kişisel önerim tütsülenmiş gouda peyniri. 🙂

6. WOK TO WALK-  KENDİ TASARIMINIZ NOODLE’LAR 

Noodle, tahmin edersiniz ki Hollanda mutfağına ait değil; Asya yemeği. Ancak Amsterdamda neredeyse köşe başı bulunan Wok to Walk’lar sokak yemeği olarak noodle işini açık mutfakta bol alev alan wok tavalarda şahane yapıyorlar. Wok to Walk’larda 7 çeşit erişte (pirinç ve pirinç bazlı erişteler dahil. çölyaklar da yiyebilir 🙂 ), 21 çeşit malzeme, 8 çeşit sos, 5 çeşit çeşni var. Liste matematik derslerine dönüp ufak bir kombinasyon hesabı yapınca 2.3 milyon adet üzeri farklı olasılıkta kendinize özel noodle’ınızı yaptırabilirsiniz!

Bu harika noodle zinciri menüsüne işin buraya ve şube listelerine ise buraya tıklayabilirsiniz. Asya yemekleri sever olarak Amsterdama ne zaman gitsem koşarak uğradığım ilk yer burası oluyor. Yıllar içinde deneye yanına favorim şöyle; pirinç eriştesi + karides + ananas + brokoli + (acı seviyorsanız) hot asia , acı sevmiyorsanız shanghai sos. 🙂

7. “ROOKWORST” – TÜTSÜLENMİŞ HOLLANDA TARZI DOMUZ SOSİSİ 

rookworst

Rookworst geleneksel metodlarla yapılan eski bir Hollanda domuz sosisi. Nasıl yapılıyor? Domuz eti odun ateşinde hafiften tütsüleniyor, çeşitli baharatlar ekleniyor ve bu karışım; domuz bağırsağı zarı içerisine doldurulup kurutuluyor. Aynen bizim Kayseri sucuğu mantığı. 🙂 Ancak günümüzde marketlerde satılan rookworst’lerde tütsülenmek yerine tütsülenmiş tadı ve kokusu veren aromalar tercih ediliyor. Domuz bağırsak zarı yerine ise kolajenden yapılma zarlar tercih ediliyor. Gene de yüz yıllık Hollanda geleneğini yansıttıkları için çok lezzetliler.

İlle de orijinal ve eski usul yiyeceğim tütsülenmiş sosisi derseniz; ona da çözüm var. Mahalle kasaplarından alıp kendiniz pişirebilirsiniz. Özellikle Air B&B’de kalırken sosis gibi kolay hazırlanan yemekler gibisi yok. 🙂 Bu arada geleneksel rookworst genelde yanında marul ile yeniliyor, ben patates salatası beklentisine girip hayal kırıklığına uğramıştım. Sizlere de şimdiden haber vereyim dedim dostlar.

8. FEBO OTOMATLARINDAN “KROKET”

febo kroket

Amsterdamda “fast food” konusunda akla ilk gelen isim şehrin dört bir yanında otomatları olan FEBO büfeleri. %100 Hollanda yerli malı olan bu fast food büfelerinde otomatlardan paranızı yatırıp yiyecekleri alıyorsunuz. Alışıldık hamburger, soğan halkası, patates kızartması gibi fast food çeşitlerine ek olarak; kaassouffles (peynir suflesi), frikandel (kıymadan yapılan hot dog) ve en önemlisi kroketten gibi yerel Hollanda fast food çeşitleri var.

Yolu FEBO büfelerinden geçecek olanlar için “kroketten” yani kroket konusunu biraz açmak isterim. Kroket denince benim aklıma içi tavuk dışı kıtır kaplama kızartma kroketler geliyor. Ancak Amsterdamda kroket dana eti, karides, satay soslu tavuk veya sebzeli bile yapılabiliyor. Bir de her bir seçenek için sonsuz sos çeşidi var. Daha önce kroket konusuna bu kadar önem veren bu kadar çok çeşit sunan bir ülke görmemiştim dostlar. 🙂

9. “BITTERBALLEN” – KIZARTILMIŞ KÖFTE TOPLARI

bitterballen

Bitterballen isimli güzel Hollanda yemeğine tam Türkçe karşılık bulamadım ancak “kızartılmış köfte topları” desem şekil ve tad olarak açıklayıcı olacaktır. 🙂 Genelde bol bira tüketilen pub ve barlarda favori atıştırmalıklardan biridir bitterballen. Peki tam olarak nedir ve nasıl yapılır? Dana eti kıymasına tuz, karabiber ve tereyağ eklenir bir güzel yoğrulur. Sonra yoğrulan köfteler yumurta, ekmek kırıntıları ve un üzerinde gezdirilir. En son olarak da kızgın yağda kızartılır.

Biliyorum aklınızdan az evvel anlattığım krokete ne kadar benzediği geçiyor. Ancak Hollandalı dostlarımız inatla ikisinin çok farklı şeyler olduğunu söylüyorlar. Ben de onlara hak veriyorum ve biranın yanında keyifle bitterballen yemenizi şiddetle tavsiye ediyorum. 🙂

10. “DUTCH LIQUORICE” – HOLLANDA USULÜ MEYAN KÖKÜ ŞEKERİ

dutch drop

Meyan bitkisinden elde edilen içi beyaz dışı kırmızı meyan kötü şekerini hepimiz ismen bilmesek de görünce hatırlarız. Şimdi bu şekerin pipet gibi ince uzun ve kırmızı beyaz olduğunu unuttun. Hatta tatlı olduğunu ve şeker gibi koktuğunu da unutuverin. Simsiyah ve istediğiniz şekilde olduğunu ve tatlı olduğu kadar bir o kadar da tuzlu olduğunu hayal edin. Edebildiniz mi? Bence baya zor hayal etmek ancak Hollandalı dostlarımız etmiş ve üretmişler.

Hollanda meyan kökü şekeri ayrıca damla anlamında gelen “drop” olarak da biliniyor. Tuzlu karamel gibi ikili tadları seviyorsanız tam sizlik! Ayrıca ortalama bir Hollandalı yılda kişi başına 2 kg bu şekerden tüketiyor! Gitmişken mutlaka deneyin.

Facebook Paylaş
Twitter Paylaş
Google+ Paylaş
LinkedIn Paylaş
Pinterest Paylaş
StumbleUpon Paylaş
+

1 Comment

  1. Şubat 26, 2017 / 12:49 pm

    Bu yazıyı kayda alıyorum ve hepsini deneyip yazını tastikleyeceğim 😀

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bumerang - Yazarkafe