Alışıldık Normların Dışındaki Sıradışı İlişkiler

0
shares
Facebook Paylaş
Twitter Paylaş
Google+ Paylaş
LinkedIn Paylaş
Pinterest Paylaş
StumbleUpon Paylaş
+
Bu Nedir?

İlişkiler bana her zaman çok ilgi çekici gelmiştir. İlişkideki taraflar arasında neler olur, kendi dilleri sadece kendi anlayacakları özel şakaları var mıdır, neler yaşarlar, nelere gülerler, nelere kırılırlar, ne aşamalardan geçerler, zamanla birbirlerine benzelerler mi türünde soruları sık sık kendime sorarım. Özellikle hayranı olduğum sanatçıların ilişkilerine ayrıca bir doz daha meraklıyım. O harika işleri yapan kişiliklerin özel hayatlarını incelemek beni büyüler. Peki ya Sıradışı İlişkiler?

Sıradan ölümlüler olarak bile günümüzde toplumun büyük çoğunluğunun onaylayacağı ideal ilişkiler sürdürmek çok zor hale geldi. Whatsapp uygulamasındaki mavi tıktan bile korkar hale gelmemiz ve en son bir arkadaşımın “uçak moduna alırsan karşı taraf okuduğunu görmüyor!” demesi beni oldukça etkiledi. İlişkiler ne zaman bu kadar karmaşık hale geldi? Yoksa hep böyleydi de biz mi farkemedik?

Sizler için ünlü sanatçı, politikacı, yönetmen ve oyuncu kişilerin toplumun “ideal ilişki” normalarına uymayan sıradaşı ilişkilerini araştırıp derledim sevgili dostlar. Yazıyı yazan ve araştıran kişi olarak benim ideal ilişki görüşüm ilişkilerin bire bir yaşanması olsa da okuyacağınız örnekteki pek çok çifti dürüstlükleri ve cesaretlerinden dolayı takdir ettim.


Jean Paul Sartre & Simone de Beauvoir – İkisi de 21. yüzyılın en önemli filozoflarından olan bu çiftin ilişkileri Sorbone Üniversite’sinde felsefe okudukları dönemde başladı. Sıradışı İlişkiler sınıfında olma nedeni “açık ilişki” olması ve iki tarafın da bunu çekinmeden dile getirmesiydi. Sartre’nin erkek olarak açık bir ilişki içerisinde olma isteği şaşırtıcı gelmese de Simone’un 20. yüzyılın başlarında bir kadın olarak açık ilişkiyi sürdürmesi -Fransız bile olsalar- yaşadıkları toplumda şok etkisi yarattı.

Tam 52 yıl birlikte olan bu çift hiç evlenmedi, asla aynı eve yaşamadı, çocuk yapmadı. Ancak her gün bir şekilde görüştüler. Tek kuralları “şeffaflık”tı; her türlü ilişkilerini, hislerini, detayları paylaşıp asla yalan söylememeye anlaştılar. Bu şeffaflık Simone’u kadın olmak üzerine derinlemesine düşünmeye yönlendirdi ve felsefe kariyerinin en önemli “İkinci Cins” (Second Sex) kitabını yazdı.


Sartre’nin cenazesinde Simone; hayattaki en büyük başarısının tüm yazdığı kitaplar, aldığı ödüller, kadın hareketindeki rolü, Cezayir’in bağımsızlığı konusunda çalışmaları olmadığını, en büyük başarısını Sartre ile ilişkisi olarak gördüğünü söyleyerek noktaladı.


Frida Kahlo & Diego Rivera – Meksikalı süper-yetenek Frida Kahlo, kendisine ressamlık konusunda yol göstermesi için için Diego Rivera ile tanıştığında henüz 20 yaşında bile değildi. Diego, Frida’ya ve yeteneğine aşık oldu, ailelerinin karşı çıkmasına aldırmadan hemen evlendiler. Sıradışı İlişkiler sınıfında olma nedenleri ikisinde aşırı derecede sinirli olması ve bir de üzerine eklenen düzenli olarak yaşadıkları evlilik dışı ilişkileriydi.

Frida’nın biseksüel olması nedeniyle arasında Josephine Baker’ın da olduğu kadınlarla pek çok macerası oldu. Diego, kadınlarla olduğu sürece sorun etmiyordu ancak Frida’nın erkeklerle ilişkilerinde pek çok defa çıldırdığı oldu. Diego da başta Frida’nın kız kardeşi olmak üzere pek çok kadınla yasak ilişki yaşadı. Evliliklerinin 10. yılında boşanıp 11. yılından tekrar evlendiler. Daha sonra da bir ayrı bir birlikte devam ederek yaşadılar.

J. Edgar Hoover & Clyde Tolson – FBI’ın kurucusu J. Edgar Hoover olağanüstü başarılı bir kariyere sahip oldu. Ancak iş hayatındaki üstün başarısını özel hayatına taşıyamadı. Edgar, 40 yaşına kadar annesi ile yaşadı, kadınların ilgisini reddeti ve hiç bir kadına ilgi göstermedi.
Kesin olarak kanıtlanmamak ile birlikte Edgar’ın eşcinsel olduğu sık sık düşünüldü. Edgar ile asistanı Clyde Tolson’ın 10 yıllar süren ilişkisini inceleyen bir yazarın deyişi ile Edgar “biseksüel ve başarısız bir heteroseksüel”di. Özel hayatında kuvvetle muhtemel asistanı Clyde’a aşık olan Edgar; FBI’yı yönettiği sürece homofobik açıklamaları ile gündeme geldi. Bu ikilinin ilişkisinin listeye girme nedeni çok üstü kapalı yaşanması ve bugün bile gizemini sürdürmesi.

J.F. Kennedy & Jackie Kennedy & Marilyn Monroe – Marily-JFK-Jackie arasındaki aşk üçgeni asla kanıtlanmasa da geçtiğimiz yüzyılın en fazla kabul gören ve üzerinde yazılıp çizilen ilişki dedikodularından oldu. Bu rivayete kolayca inanılma nedeni John Kennedy’nin çapkınlıkları ile çok ünlü olmasıydı. Sıradışı bir ilişki yaşayan bu üçlünün, sık sık birbiriyle yüzleştiği ve Jackie ile Marilyn arasında ciddi kavgaların çıktığı Darwin Poter adlı bir araştırmacının yazdığı kitapta yer aldı.  Marilyn’in first-lady olmayı çok istediğini, ancak bu isteğin gerçekleşmeyeceğini anladığında kendini alkole verdiği de bu kitaptaki rivayetler arasında. Bu aşk üçgeni gerçek midir bilinmez ama Amerika’nın uzun yıllar konuştuğu sıradışı bir ilişki olduğu kesin.

Woody Allen & Mia Farrow – Ünlü yönetmen Woody Allen ile Mia Farrow’un ilişkisi, o zamanlar 56 yaşında olan Woddy’nin 19 yaşındaki evlatlık kızları ile evlenmesi ile olaylı bir şekilde bitse de sürdüğü süre boyunca Sıradışı İlişkiler hakkına herşeyin kitabını yazmıştı. 1980-92 yılları arasında tam 12 yıl birlikte olan bu çift asla evlenmedi, asla aynı evlerde yaşamadı ve çocuklarını doğurmak yerine evlat edinmeyi tercih ettiler. Woddy Allen bir röportajında Mia ile karşılıklı evlerden akşam yatmadan birbirilerine el salladıklarını söylemişti. Woddy’nin bu benzetmesi, yıllar boyunca bağlanmak istemeyenler erkekler tarafından motto olarak kullanıldı. Sex and the City dizisinde de Carrie, Mr Big’e ideal ilişki düzenini sorduğunda Woody ile Mia cevabını almıştı.

Vertu+Global+Launch+Constellation+Milan+Arrivals+psIJDju23_cx

Tilda Swinton & John Byrne & Sandro Kopp – Aşırı egzantrik fiziği, süper çıkık elmacık kemikleri ve hafiften deli-dahi arası bakışlı bu kızıl saçlı İskoç kadının sıradışı bir ilişkisi olduğunu öğrenmek nedense beni hiç şaşırtmadı. Daha önce MoMa Müzesi’nde bir sergi için izleyicilerin önünde bir kutuda uyumuşluğu olan bir kadından söz ediyoruz.

Tilda, İskoçya’da büyük bir evde ikiz çocukları ilk evliliğinden kocası John Byrne ve ikinci kocası ve kendisinden 20 yaş küçük Sandro Kopp ile mutlu mesut yaşıyor. Tilda’nın ilk eşi John Byrne kendi yaşlarında bir senarist ve oyuncu. İkinci kocası Sandro Kopp ise 20 yaş küçük bir sanatçı. Bu tuhaf evlilik ve ev düzenleri sorulduğunda Tilda gayet “makul” bir hayatları olduğunu söyleyip “Hepimiz aileyiz. Ve ille bilmek istiyorsanız çok mutlu yaşıyoruz” diye cevap vermiş.

Facebook Paylaş
Twitter Paylaş
Google+ Paylaş
LinkedIn Paylaş
Pinterest Paylaş
StumbleUpon Paylaş
+

1 Comment

  1. Şubat 25, 2017 / 2:22 am

    “Alışıldık normların dışında: Sıradışı”

    Magazinel olmuş bu…
    Bunu okurken uçak modunu açmak istedim.

    Abelard ve Heloise…
    Einstein ve Mileva…
    Tavsiye.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bumerang - Yazarkafe