Bence 20li yaşlarda olmak tek kelimeyle harika ve insanı aşırı özgür hissettiren birşey! Henüz kelimenin tam anlamıyla ve toplum nezninde “yetişkin” değil 20likler. 2olerinde olan biri; bir anda herşeyi geride bırakabilir, dünyanın herhangi bir yerinde sıfırdan başlayabilir ve çoğunlukla yadırganmaz. İnsanın kendi parasını kazanmaya başladığı, hayatı sorguladığı, ne yapmak istediğini, neyi sevdiğini araştırdığı keyifli olduğu kadar büyüme sancılarıyla acı da veren bir on yıl. Benim için de özellikle 26 yaşım ve sonrası olaylı, iniş çıkışlı ve genel olarak “iyi ki yaptım” dediklerimle dolu dolu geçti. Bu sene Ekim ayından sonra hala 20’lerimde olmak için son yılım. Dın dın dın!! Evet, 29 oluyorum, sonrası “yetişkinlik” sonrası merhaba 30’lar. 🙂 Hala 20lerimi sürerken başta kendime sonrasında sizlere motivasyon olması için liste hazırladım dostlar; 20li Yaşlarda Ziyaret Edilmesi Gereken 20 Ülke.
ps: evet hepsini ziyaret etmeye bütçe ve zaman yetmeyebilir. 3-5’ini görsek kardır. 🙂
pps: 30lar, 40lar, 50ler, 60lar, 70ler, 80ler ve hatta 90larda da keyifle ziyaret edilebilirler. amacım yaş ayrımcılığı yapmak değil. seçtiğim ülkeler genelde egzotik, gezmesi uygun fiyatlılar veya parti lokasyonları. hepsi her yaşta ayrı güzel 🙂
1)Kamboçya
görsel: lonely planet
Geçmişi bol acılı, harika tapınakları, mükemmel bir doğa ve göz alıcı başkenti ile Kamboçya hakkında “kocaman bir ruhu olan küçücük ülke” denmesi boşuna değil. 20li yaşlara uygun olma nedeni sırt çantanızı yüklenip hostellerde (hatta bazen plajlarda) uyuyarak kalmaya çok uygun olması. Tek derdiniz uçak bileti parasını denkleştirmek olabilir. 🙂
Phom Penh şehrinde gezer, en efsanevi hindu tapığanı Angkor Wat’ı izleyerek güneşi batırır, belki rahiplerle aynı dili konuşmadan anlaşır, göl kenarı köylerde kamp yapar ve Asya yemeklerine doyabilirsiniz.
2)Çin Halk Cumhuriyeti
Daha önce de çok yazdım (no 1, no 2, no 3) Çin’de özellikle Pekin’de gezgin olmak çok zor ve insanı yerlerde süründüren bir iş. Turistik Çin vizesi almak ise ayrı dert. Ancak 20li yaşlar başta Çin Seddi olmak üzere bu ülkenin harikalarını görmek için ideal. Öğrencilik yıllarındaki bazı zor günlere ve bu günlerin gerisinde hijyen standardlarına döneceksiniz. 🙂 Olsun, göreceğiniz doğal ve insan yapımı güzellikler bu acılara değecek. Hem 30larınızda artan maaşınızla paralel Hong Kong’u keşfedersiniz, şimdilik Çin Halk Cumhuriyeti iyidir, güzeldir. 🙂
3)Peru – İnka Yolu
görsel: peru tourism office
İlk okul coğrafya derslerinde bol bol duyduğumuz And dağları üzerinden yerden yaklaşık 4000 metre yüksekte bulunan 4 veya 7 günlük efsanevi bir yürütüş rotası düşünün. Yürüme yolundaki taşlar taaa İnka medeniyetinden kalmış olsun! Her gece kamp yaptığınız, resmen bulutların üzerinde , doğanın içinde uyandığınız. Bir de bu rota üzerinde efsanevi Machu Picchu şehri olsun! İnka yolu o kadar özel ki; her Şubat ayı temizlik için tamamen kapanıyor ve günde sadece 500 kişinin bu yoldan geçmesine izin veriliyor!İnka yolu yürüyüşü benim en ileri dereceden “seyahat hedefim” uzun süredir. 29 yaşımdan ümitliyim! 🙂
4)Tayvan
gorse:wallpaper craft
Tayvan, Çin’e bağlı harika bir ada ülkesi üstelik dünyanın en küçük 50 ülkesinden de biri. Neden Tayvana gidelim derseniz? Bu ülkede yapabileceklerinizi sıralamaya başlarım; bol gökdelenli Asya tarzı metropollerde kaybolabilir,size bulutlara tepeden baktıracak kadar yüksek dağlarda kamp ve bisiklet turları yapabilir, harika tapınaklar gezebilir, şelalelerden atlayabilir, çay tarlalarını gezebilirsiniz. Bir de dilek fenerleri! Evet, gözünüzün önünde “dilek feneri” diyince gelen o resim, karanlık geceye bırakılan yüzlerce binlerce fenerin çıkış ülkesi burası! En güzel haberimi de sona sakladım.. Çin ve Japon yemeklerinin en lezzetli ve ekonomiklerini burada yiyebilirsiniz. 🙂
5)Hollanda – Amsterdam
Kuzey Avrupanın ileri derecede medeni ve özgür ülkesi Hollanda ve onun başkenti Amsterdama gitmeden olmaz. O kadar çok sebep var ki buraya gitmek için.. Ortamı, insanları, ana ulaşım aracının bisiklet olması, mimarisi, aşırı dik ve uzun merdivenleri, çok tatlı mahalleleri, sokak yemekleri, cool tasarım dükkanları, aşırı lezzetli yemekleri.. say say bitmez. Ben şahsen 4 defa gittim. (Amsterdam hakkında yazılar no1, no2, no3, no4, no5, no6) Gittiğinizde hava güneşliyse kendinizi parka atın ve çeşitli uluslardan bir sürü insanla tanışın kaynaşın. Ülkemizde neden hayatı kendimize dar ettiğimizi sorgulayacaksınız ve Amsterdamın havasına resmen somut olarak asılı mutluluk size de bulaşacak! 🙂
6)Hindistan
görsel: picswalls
Hindistan öyle bir ülke ki içinde iyisiyle kötüsüyle herşey ama herşey var diyorlar. Kar kaplı Himalayalar, tropik plajlar, şelaleler, tropik ormanlar, hatta çöller, safari imkanları ve tedavi (ayurveda) merkezleri, milyonların yaşadığı şehirler, mimari harikası bin bir detaylı saraylar, bol baharatlı yemekler, ince ince işlenmiş tapınaklar, çok güzel kadınlar, ülkeki boydan boya gezen trenler.. say say bitmez! Hindistan hakkında okuyup araştırdıklarıma göre en çok da bol bol renk var. 20ler bitmeden bu harika ülkeye gitmek ve biraz zaman ayırıp detaylıca gezmek mutlaka yapılacaklar listesinde olmalı. Apple’ı kurmadan Hindistanda biraz zaman geçiren Steve Jobs’ın bir bildiği vardır eminim. 🙂
7)Almanya – Oktoberfest
görsel: pinterest
Almanyanın Bavyera bölgesindeki Münih şehrinde her yıl Eylül-Ekim aylarında yapılan bu festivale bira sevmiyorsanız bile ortamı için gidilmesi gerektiğini her türlü kaynaktan duyar oldum. Kocaman bir festival alanı, dönme dolap, roller coaster gibi lunapark oyuncakları, kostümler içinde eğlenen insanlar, Oktoberfest’e özel yapım bira, pretzel’lar, bol bol sosis çeşitleri ve her yerde türlü milletten sarhoş insanlar! Belki de cennet böyle bir yerdir? 🙂
8)Güney Afrika
görsel: alpha coders
Herşeyden önce gelmiş geçmiş en büyük liderlerden “Madiba”nın ülkesi! Sırf Nelson Mandela izinden gezmek için bile gidilir. Safari, penguenler, balinalar, köpek balıkları, okyanus, şarap bağları, sokak sanatları, yaşayan müze gibi sokakları, Masa Dağı derken çok sebep var Güney Afrikaya gitmek için. 20lerde sırt çantası ve görece daha ucuz otellerde takılabilirsiniz bir de dünyanın en uzuuuun bungee jumping noktalarından biri (216 metre uzunluğunda; ismi Bloukrans Bridge) bu ülkede! 30lar, 40lar ve sonrasında da artan yıllık gelirle birlikte çok daha farklı tekne, şarap bağı gezmece, helikopter turu gibi keyifler için yeniden ziyaret edersiniz. 🙂
9)İzlanda
görsel: dream photo tours
Kocaman bir ada düşünün, aşırı soğuk ama yer altından geyserler fışkırıyor. Bazı aylarda kara yolları tamamen kardan buzlanıp kapanıyor. Ülke genelinde en öncelikle doğanın sözü geçiyor. Özellikle Ekim-Ocak dönemi kuzey ışıkları her gece çılgın showlar yapıyor. Bu adaya “buz ülkesi” deniyor ve burdaki insanların 41%’i dinlere inanmıyor ama büyük çoğunluk elflere inanıyor. 🙂 Belki sizlere garip gelebilir dostlar ama bana aşırı naif ve sevgi dolu geliyor bu durum. 🙂 Bir gezgin olarak, hem şehir, hem en güzelinden doğa manzaraları, kaplıcalar, kuzey ışıkları ve harika insanlarla harika muhabbetler öneriyor İzlanda, daha ne olsun. Benim çok net 2017 listemde en en üst sıralarda. 🙂
10) Japonya – Tokyo
35 milyon adet birbirinden saygılı, sessiz ve olgun Japonu 600 km2’lik bir alana koyalım ve bu alanı süper metro ağları ile bağlayalım etrafa bol bol yeşillikler parklar serpiştirelim, bir de gece oldu mu devasa neonlar yansın; işte size Tokyo! Dünyada sadece ve sadece 1 şehri gezebilme şansım olsa hiç düşünmeden Tokyo Tokyo Tokyo derdim! Zira ben bu ülkeye, insanlara ve Tokyo şehrine aşık oldum. (Tokyo ve Japonya yazılarım no 1, no2, no3) 20lerinizde yapın çantanızı alın en ekonomisinden bileti yolunuzu Tokyoya düşürün. Shibuya’da gece karşıdan karşıya geçenleri ve neonları izlerken kendinizi çok yaracı ve sürrealist bir ressamın rüyasında gibi hissedeceksiniz. Mutluluktan delirmek garanti. 🙂
11)Tayland
görsel: wallpapers craft
Tayland’a gitmek için 5 şey söyle deseniz (ki henüz gitmedim sadece biraz blog okudum) bir nefeste ; Thai yemekleri, Bangkok şehrinde gezinme, meyve pazarları, tarihi ve kültürü (en mutlu en çok gülümseyen ülkelerden biri!), harika Budist tapınakları, beyaz kumlu turkuaz denizli kocaman yeşil kayalı plajları, filleri, ormanları, çılgın gece hayatı, partileri derim. Evet 5 adedi çoktan geçti; uçak bileti dışında genelde uygun fiyatlı olan bu harika ve mutlu ülke de 20lerde mutlaka görülmesi gerekenlerden.
12)İskoçya
Beni geçen yıl Kasım ayında şans eseri düşünmeden Edinburg’a bilet aldıran kozmik güçlere milyonlarca defa şükürler olsun! Sadece 72 saat kaldığım ve yağmur yüzünden 7/24 ıslak gezdiğim bu ülkeye resmen aşık oldum. (yazımı buradan okuyabilirsiniz) Cuma sabahından dökülün yola, bol bol ıslanacaksınız olsun. Ama çok güzel insanlar tanıyıp, yeşilin en en en yeşil tonlarını görüp, çok güzel yemekler deneyip, harika İskoç viskileri içeceksiniz. 20ler bitmeden gidin bir hafta sonu!
13)Küba
Hemen hemen tanıdığım herkesin bir Kübaya gitme fikri var, yaştan bağımsız olarak. Bence mutlaka gitmelisiniz. Karayiplerin inanılmaz doğası, Kübanın aşırı sıcakkanlı ve konuşkan insanları, hem tarihi, Amerikan arabaları, İspanyol mimarisi, leziz yemekleri, dünyanın en iyisi puroları ve harika Romlu kokteylleri var bu ülkenin. Her yerden müzik resmen fışkırıyor. Bu ülkeyi 20lere koyma nedenim uzun yolu bir de Amerika ile iyiye giden ekonomik ilişkileri. Evet belki eskisi gibi değil, bir ölçüde açılmış ama gene de tamamen değişmeden dünya gözüyle bir gidip görün. Burası da uçak bileti efsanevi pahalı ama hayatın görece ucuz olduğu ülkelerden. 🙂
14)Avusturalya
görsel: wonderful engineering
En başta büyüleyici Uluru kayası, okyanus tipi çılgın plajları, ormanları, harika metropol şehirleri, değişik ve tatlış hayvanları (koaladan tatlı birşey var mı?), süper leziz kabuklu deniz ürünleri ile bu dünyanın en büyük adası olan kıtaya uzun uzun zaman ayırmak gerek. Özellikle aşırı güvenli olması sayesinde 20lerde bol bol kamp yaparak, ucuz hostellerde kalarak altı üstüne getirilmeli. 🙂
15)Paris
Paris o kadar harika korunmuş bir şehir ki şimdi bile gidip yüzyıllar önce yaşamış harika insanlarla aynı cafenin aynı masasına oturup aynı yemeği yiyebiliyorsunuz. Yakın tarihteki pek çok olaya tanık olmuş, açık hava müzesi tadında. 20lerde biraz bütçe zorlasa da Latin Quartier taraflarında kalıp bol bol yürüyerek gezebilirsiniz. Düşünsenize Notre Dame müzikaline konu olan katedrale karşı oturup makaronunuzu afiyetle yiyebilirsiniz!
16)İstanbul
Aslında farketmiyoruz ama bizim güzel İstanbulumuza gezgin gözüyle bakınca tam bir cennet. Boğaz, saraylar, tarihi yarım ada, kapalı çarşı, Galata kulesi, Haliç, Adalar, Kadıköy, hatta çevresindeki sayfiye yerleri say say bitmez. Arada fırsatlar yaratıp bu “turistik” yerleri gezmek gibisi yok. Resmen mini-tatil! 🙂
17)Sırbistan – Belgrad
görsel: belgrade at night
Aslında çok zengin geçmişi olan, hatta efsanevi bilim adamı Nikola Tesla ile anılan tarih ve kültür fışkıran bir şehir Belgrad. Ancak 20lerde aşırı uygun fiyatlı alkollü içecekleri, çılgın partileri ile herkesin “kayıp hafta sonu” yaşadığı favori şehri olarak isim yapmış durumda. O zaman, 20ler bitmeden Belgrada, partilemeye… 🙂
18)Yunanistan – Atina
görsel: world wallpaper
Şehrin hemen hemen her yeriden görülen Akropolisi, Plaka semtidar sokakları, renkli sokak sanatları, harika kahveleri, yemekleri ve bize benzeyen gece hayatıyla Atina da mutlaka görülmesi gereken şehirlerden. Gündüzleri çoğu açık hava olan müzeleri gezip tarihe ve mitolojiye doyabilirsiniz. Akşamları da lezzetli ege yemekleri ve uzo eşliğinde eğlenebilirsiniz. Hem uçak bileti, hem kalınacak yerleri hem de yemekleri pek çok Avrupa ülkesine göre de çok ekonomik.
19)Amerika – New York
New York, çünkü gerçekten hiç uyumuyor ve sizi de uyutmuyor, New York’tayken yapılacak şeyler, gidilecek yerler bitmiyor. Ben 15 gün geçirdim ama hiç birşey anlamadım, sanki bir daha gitmem gerek. 🙂 Gerçekten de hayatımın en koşturmalı, en yapılacak listesi kabarık seyahati oldu. Mutlaka ayırabildiğiniz en bol zamanı ayırıp “Amerika içinde Avrupa” dedikleri bu harika metropolün altını üstüne getirin. 🙂
20) Rusya – St Petersburg
Günlerden 21 Haziran olduğunda St Petersburg en uzun gündüzü yaşayacak ve efsanevi beyaz geceler başlayacak! Siz de ergenliğinde benim gibi Dostoyevski okuya okuya kendini hafiften Rus sanmaya başlama sendromuna girdiyseniz mutlaka St Petersburg’te beyaz gecelerde sabahlara kadar vodka enerji içerek sabahlama hayaliniz vardır. Bence 30 yaşına girmek için harika bir yer 🙂
görsel: wallpaper craft
Hepsine evettt! Kesinlikle gitmeli! YArısına gittim ama daha birçok istediğim yer var bu listede!