Bu güzel kış mevsiminde İstanbul’da haftasonu görmediğim bir yerlere gidip, yeni birşeyler yapsam diyenlere sesleniyorum. Fatih At Pazarı gerçekten güzel bir alternatif.
Gelecek 2-3 ayda bir yurt içi veya dışı gezi planım olmadığı için haftasonları İstanbul’da turistmişim gibi geziniyorum. Gezindikçe de ne kadar harika bir şehirimiz olduğunu anlıyorum ve seviniyorum.
Fatih At Pazarı’na nasıl gideriz sorusunun cevapları
i)Yemek yenen yerlerde pek alkol olmadığı için araba ile gidip ara sokaklardaki otoparklardan birine park edebilirsiniz (saati 10TL, İstanbul geneline göre uygun fiyatlı)
ii)Unkapanı İMÇ’nin oraya otobüslerle gelip surların altından direkt yürüyebilirsiniz.
Peki neler yapalım?
#1 At Pazarı’nda Yürü – büyük ölçüde trafiğe kapalı bu tarihi semtte aşağı yukarı yürümek bile başlı başına bir aktivite. Yürürken bol bol Büryan kebabı salonu, Siirt/Van/Bitlis yemek önerkleri, kıraathane ve bu kıraathanelerde ülke nasıl kurtulur diye tartışan amcalar dayılar göreceksiniz.
Nasıl ki New York’ta, Londra’da Chinatown’lar, Little Italy’ler varsa bizim de Siirt/Van/Bitlis/(hatta birazcık)Muş Town‘ımız var öz be öz.
#2 Büryan Kebabı ye – Büryan Kebabı çook uzun saatler odun ateşinde pişen bir kuzu eti. Zaten At Pazarı’nda yürürken bol bol kokusunu alıp canınız çekiyor. Kiloma dikkat ediyorum bu aralar o nedenle öğlen balık yiyip gitmiştim koklamakla yetindim, bir dahakine kesin yiyorum. Siz şimdiden benim içim yersiniz.
(Edit: bu yazıyı yazdıktan sonra pek çok defa gittim, ve pek çok defa büryan yedim :))
#3 Zeyrek Sokaklarında Gez & Fotolar Çek – At Pazarı yakınlarında Zeyrek Camiisinin de bulunduğu tarihi sokaklarda yürümek, ahşap evlerin fotolarını çekmek kebaptan sonra yapılacak en sağlıklı ve güzel aktivite.
#4 Ev İçin Şarküteri Alışverişi Yap – Van’ın otlu peyniri, örgü peynir, Urfa peyniri, Erzincan tulumu, Karadeniz balı, bumbar, pastırma, sucuk, türlü sakatat, kuruyemiş ne istersen en yöreseli, doğalı ve tazesi burada
#5 Tarihi Surlara Vakit Ayır – Hep araba ile hızlıca geçtiğimiz, yılda ayda bir gördüğümüz (en azından benim gibi Beykoz’lular için) surların yanında yürümek, hatta üstlerine çıkmak, surlarla foto çektirmek atlanmaması gerek son madde.
Özellikle akşam güneşi batarken İstanbul’da yaşadığımız için ne kadar şanslı olduğumu düşünmeden edemiyorum.
Büryan kebabını yemiştim. Cidden harikaydı! 😀 Bende öneriyorum onu gözü kapalı. 😀
Birde bu aktiviteyi her gün okuldan -ki istanbul üniversitesi olur- çıktıktan sonra eve giderken yapmak var 🙂 ne kadar şanslıymışım okul bitince anladım.