İlham Veren Kadınlar Serisi – İki Kadın Bir Dünya

0
shares
Facebook Paylaş
Twitter Paylaş
Google+ Paylaş
LinkedIn Paylaş
Pinterest Paylaş
StumbleUpon Paylaş
+
Bu Nedir?

İlham veren kadınlar röportajları serisinin beşinci haftasından herkese kocaman sevgiler! Bu hafta da (geçen hafta olduğu gibi) bir yerine iki adet ilham veren kadın ağırlıyoruz. Ferda (Tangüler) & Banu (Tunçer) nam-ı diğer ikikadınbirdünya blogunun sahipleri bizimle. 2014 yılında işlerini, evlerini bırakıp eşyalarını sırt çantalarına sığdırıp yola dökülmüşler. Güney Amerika, Asya, Avusturalya.. bol bol gezip ilham verici yazılar ve fotolar paylaşıyorlar. Daha çok doğa ağırlıklı ve plansızca geziyorlar. Şimdi hikayelerine ortak olmak içim Ferda’ya bağlanıyoruz..

S:Gezdiğiniz yerlere, seyahate ayırdığınız zaman, doğa sevginize ve  paylaştığınız içeriklere hayranım. Ancak sizi tanımayanlar için kendini ve gezme/keşfetme tarzından biraz bahsedebilir misin? Hatırladığınız ilk seyahat maceranız nasıldı? Nereyeydi?

C:Öncelikle çok teşekkürler Zeynep =) Ben 2014’ten beri tüm düzenimi seyahatlerime göre değiştirdim. 1 seneye yakın süren dünya turumuzdan sonra kurumsal hayata dönmeyip proje bazlı çalışmaya başladım. Proje bitiminde mutlaka uzun süreli birkaç ay sürecek bir seyahate çıkıyorum. Kısıtlı bir bütçeyle sırt çantamla yola çıkıyorum. Benim en büyük motivasyonum doğal güzellikler ve kültürel çeşitlilik oluyor sanırım.

İki kadın bir dünya adıyla çıktığımız uzun soluklu ilk seyahatim benim için hayatımın macerasıydı ancak ilk seyahat maceram diye düşününce üniversitede ilk senemin sonunda Adıyaman’a gitmiştim Nemrut’ta güneşin doğuşu ve batışını izlemek için. Bu benim o zamanki iki hayalimden biriydi. Diğeri de Hasankeyf sular altında kalmadan orayı ziyaret etmekti. Bir sene sonra da yaz tatilimde oraya gitmiştim.  

S:En iz bırakan, düşündükçe rüya gibi gelen bir deneyiminiz oldu mu seyahatlerde? Biraz anlatabilir misiniz?

C:Ben 2014 yılında 7 senelik çalışma hayatımın sonunda istifa edip bir sene gelmemek üzere tek yön bilet ile Şangay’a giden uçağa bindiğim ana hala inanamıyorum. O yolculuk benim tüm hayatımın akışını değiştirdi. Beni değiştirdi, geliştirdi. Ne kadar büyük kırılmalara, ne muhteşem anılara, ne güzel insanlara açılan bir yol olduğunun o an farkında değildim tabii ki.  Sanırım o yolculuktan yaklaşık bir hafta sonra Çin Seddi’ni ziyarete gitmiştik. O sonsuza uzanıyor gibi görünen yapının üzerinde Banuyla gözgöze gelip orada olduğumuza inanamamıştık. Sanırım o an ilk defa ne yaptığımızın ne büyük bir adım attığımızın farkına varmıştık.

S:Gideceğiniz ülkelere nasıl karar veriyorsunuz? O ülkenin hangi özellikleri önemlidir? Şimdi doğa gezeyim sonrakine şehir gezerim gibi hesaplar mı? İnternette gördüğünüz görsellere aşık olup peşine düşme mi? Acaba nedir? Nedir?

C:Ben farklının peşindeyim diyorum ama bu aralar doğal güzelliklerin cazibesine kapılıp gidiyorum sanırım. Patagonya, Norveç ve Yeni Zelanda seyahatlerim hep doğal güzellik motivasyonu ile yapılmış seyahatlerdi. Beni doğa kadar cezbeden başka bir şey de kültürel çeşitlilik. Şehir gezmeyi artık hiç sevmez oldum ama dediğim gibi farklıyı sunan şehirlere de aşık olabiliyorum. Varanasi (Hindistan), Lhasa (Tibet) favori şehirlerim diyebilirim.

Bugün benim doğum günüm ?Kendime bir çiftlikte gönüllü çalışma hediye ettim bu doğum günümde ??‍?Dün geldiğim çiftlikte başka gönüllüler de var. Babam veteriner diyince benden beklenti bir anda arttı ama eve hiç iş getirmez dedim neyseki de kolay işler seçtiler benim için ?? Tavuklara yem verip, yumurtaları almak, ineklerin suyu tam mı diye kontrol etmek, bir de inekler mutlumuymuş onu gözlemlemek işlerimin arasında ?İneklerin mutluluğunu gözlerine bakıp anlarım heralde diyip çok kurcalamadım ? Hava yağmurlu diye henüz fotoğraf çekemedim ama pek yakında ?#ikikadinbirdunya #newzealand #cathedralcove #birthday #hediye #gezi #seyahat #travel #traveler #travelling #doğumgünü #workaway #gezgin #gezginkadinlar #sozcuseyahat #milliyetrota #hurriyetseyahat #gülümse #wanderlust #worldtraveler

A post shared by Ferda Tangüner & Banu Tunçer (@ikikadinbirdunya) on

S:Seyahate dair ritülleriniz var mıdır? Öncesi şunu yaparım, sırasında şöyle yaparım, bittikten şu kadar gün sonra sindirir ve yazarım.. vb? Ve bu süreçlerden (öncesi/sırası/sonrası) favorin hangisi? Neden?

C:Hiç yok. Öncesinde bilet alırım. Sırasında tadını çıkarırım. Bittikten sonra biriktirdiğim anılarla kendimi zengin hisseder biraz da buruk eve dönerim.  En sevdiğim kısım “sırasında” kısmı =)

S:Şimdi İstanbul’a döndünüz. Açıkçası ben yerinizde oturacağınıza pek ihtimal vermiyorum. Bundan sonrası için planlar nelerdir?

C:Ben de çok merak ediyorum. Avrupa’ya kısa süreli seyahatler olacak orası kesin gibi. Ama onların dışında gerçekten ne zaman yeniden yola çıkarım, nereye giderim bilmiyorum. Afrika’ya uzun süreli gitmek istediğimi biliyorum. Asya’yı özlediğimi biliyorum. Güney Amerika’da evim gibi hissediyorum ani bir kararla oraya gidebileceğimi biliyorum. Belirsizlikler belirsizlikler…

 KISA KISA

  • en iyi seyahat arkadaşın kimdir:  Banu
  • yeni bir ülkeye gidince ilk iş ne yaparsın: Harita alır toplu taşıma sistemini sorarım.
  • yemeklerini en sevdiğin 3 ülke: Meksika, Arjantin, Tayland
  • bıkmadan defalarca gidebileceğin 3 ülke: Nepal, Peru, Endonezya
  • ruh ikizin şehir/ülke: Nepal

Röportajı okurken, aralara serpiştirdiğim linklere dayanamayıp girdiniz… Henüz tıklamayanlar ve takibe almayanlar için tüm gerekli linkleri aşağıya bırakayım. =)

Facebook Paylaş
Twitter Paylaş
Google+ Paylaş
LinkedIn Paylaş
Pinterest Paylaş
StumbleUpon Paylaş
+

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bumerang - Yazarkafe